3 Kasım 2009 Salı

invisible monsters


'' bana şehvet ver
bana tarafsız varoluşçu can sıkıntısı ver
bana başa çıkma mekanizması olarak başıboş entelektüalizm ver
bana empati ver
bana sempati ver
bana acımasız dürüstlük ver
bana dikkat ver
bana aşırı sevgi ver
bana bir şans ver
bana şefkat ver
bana bir şans daha ver
bana şaşkınlık ver
bana hayret ver
bana neşe ver
bana eğlence ver
bana aşk ver
bana sabır ver
bana kudret ver
bana romans ver
bana inkar ver
bana tolerans ver
bana anlayış ver
bana amnezi ver
bana yeni bir aile ver
bana hakimiyet ver
bana sukunet ver
bana kendimi tutma gücü ver
bana barış ver
bana kurtuluş ver
bana sıla hasreti ver
bana nostaljik çocukluk özlemi ver
bana acıma duygusu ver
bana başkalarının duygularını anlayabilme kabiliyeti ver
bana bir ses ver
bana bir yüz ver
bana her türlü hakimiyet duygusu ver
bana terör ver
bana inkar ver
bana cehalet ver
bana cesaret ver
bana tolerans ver
bana bilgelik ver
bana öfke ver
bana intikam ver
bana toptan ve tamamen haklı çıkarılmış cezalandırma ver
bana cesaret ver
bana yürek ver
bana neşe ver
bana tazelik ve enerji ve masumiyet ve güzellik ver
bana başa çıkma mekanizması olarak vahşi intikam fantazileri ver
bana sadece bir fırsat ver
bana güzellik ver
bana barış, mutluluk, sevgi dolu bir ilişki ve mükemmel bir ev ver
bana duygusallığa muhtaç ağlama zırıltısı ver
bana kendini yiyip bitiren egosantrik boş laflar ver
bana erişkin hayatımın son safhalarının revizyonunu ver
bana şu boktan dünyada aynen göründüğü gibi olan tek bir şey ver ''

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder